31 Mayıs 2014 Cumartesi

Mayıs Ayı Kitap Alışverişlerim (Uzuuuun bir süre olmayacak, yani umarımmm :) :) :) )

Mayıs ayında Nisan ayına ait bir alışveriş postu hazırlamıştım. Bu sefer Mayıs ayını yazıyorum ve bu uzun süre yazacağım son alışveriş yazısı olacak. Niye mi? Çünkü aldıklarımı görünce zıvanadan çıktığıma benim gibi siz de hak vereceksiniz :D :D
Evet efendim kendime bir söz verdim ve tutabilmek için tüm irademi kullanacağım :D :D
Bugünden itibaren Sahaf festivaline kadar (sanırım ekim yada kasım aylarında olacak) kitap alımı yapmayacağım (tabiiki takas hariç)
Şimdi Mayıs ayında neler almışım, elime hangi takas kitaplar geçmiş bir bakalım :D

En son bugün elime geçen kargo olan D&R'dan başlayalım

Merak ettiğim bir seriydi, indirimi de görünce aldım. 


Karen Rose'ları sevgili arkadaşım Kitap İklimi çok sevmişti. Yorumu için tık tık. Onun beğenisine güvenerek onları da aldım. 



Kanbağı serisini Vampir Akademisi serisinden daha çok sevdim. Tabii yeni kitabı çıkınca hemen aldım.
Ve Efsane, daha çıkmadan kendisi efsane oldu. Meraktan aldığım bir kitap daha yani :D



Sıra şimdi Kitap Sihirbazı'nda, birden fazla alışverişim oldu.9.90 tl  ve puan şeklinde




Sırada Hepsiburada.com'dan 9.90 TL'ler
Yanlız Fidye kitabının kapağı farklı geldi ve ben hiç beğenmedim :(



Sırada N11.com 9.90 TL kampanyasından aldığım Nemesisler 



A101'den yanlış hatırlamıyorsam 4 küsür TL'ye aldıklarım. Marketleri takip etmek lazım :D
bu resme eklemeyi unuttuğum bir de Gördüğüne Asla İnanma kitabı var :D :D


Şimdi sıra Ukitap üzerinden alışverişlerim ve takaslarım;

Önce çok ama çok makul fiyatlarla nerdeyse sıfır gibi aldığım kitaplar :D :D

şimdi de mayıs ayında elime geçen takaslar :D :D her biri geldikçe ben daha bir seviniyorum :D :D


Arkadaş gezmesinde kitap almayacağım deyip ama dayanamayıp sahaftan aldığım tek kitap :D :D
(10 tl)



Umarım aldıklarımı beğenmişsinizdir 
Okuduklarınız varsa yorumlarınızı beklerim :D :D


27 Mayıs 2014 Salı

Claire Messud - Üç Oda Bir Yalnızlık [YORUM]

Orjinal Adı: The Woman Upstairs
Seri Bilgisi: -
Goodreads Puanı: 3.34
Türkçe Yayın: Martı Yayınları
Çevirmen: Derya Engin
Türü: Dram

Yorumum

Üç Oda Bir Yalnızlık....
Bana oldukça şiirsel geldi kitabın adı. 
Hele ki anlatımını oldukça sevdim, sanki Nora karşıma geçmiş aynen kapak ve bölüm başlarında olduğu gibi sandalyede oturmuş, birebir bana anlatıyormuş gibi geldi. Nora kim mi diyorsunuz, kitabın, ana karakteri, konusu, anlatıcısı, yaşayanı kısacası herşeyi. Doğrudan Nora'yı okuyorsunuz, başlarken oldukça kızgın, öfkeli. Hayata karşı, kendine karşı. Nora dışardan bakıldığında başarılı bir kariyere sahip. İlkokul'da öğretmenlik yapıyor,öğrencileri arasına favori. Ama bu Nora gerçek değil, aslında bir kabuk. Nora hep iyi evlat, iyi kardeş, iyi öğretmen, iyi arkadaş olmuş. Kendini baskılamış. Aslında oldukça yetenekli bir sanatçı, ancak hayali tam zamanlı sanatını yapmakken, öğretmenlikten kalan vakitlerinde hobi olarak yapmak zorunda kalmış. Kabuk olan Nora hayatına rutinlerle devam ederken, gerçek Nora, kendi içinde yalnızlığın ve yapmak isteyip de yapamadığı onca şeyin ağırlığını, pişmanlığını yaşar. Kendini üst kattaki kadın olarak görmektedir, ulaşılmaz, yalnız, ihtiyaç duyulmayan üst kattaki kadın...
Nora'nın dünyası Lübnanlı Shadid ailesiyle tanışmasıyla değişmeye başlar. İlk dikkatini çeken ailenin ufak oğlu Reza'dır. Sonrasına ise kendisi gibi sanatçı olan annesi Sirena ve profesör olan baba Skandar.
İşler bundan sonra daha da karmaşıklaşır. 
Nora'nın psikolojisi, duygusal gelgitleri, Sirena ve Skandar çiftine olan aşırı hayranlığı gerçek Nora'nın yalnızlığını gitgide ortaya çıkarıyor. 
Kitap boyunca Nora'ya üzüldüm, kızdım hatta evire çevire dövmek istedim. Ama en sonunda geldiği noktada onun öfkesine hak verdim. Hatta kızgınlığının ve öfkesinin asıl kaynağını öğrendiğimde acıdım. 
Yazarı ilk kez okuyorum. Anlatım tarzı ve kullanmış olduğu dil hoşuma gitti. İlk sayfalardan itibaren kelime seçimleri ve cümleleri, anlatmak istedikleri açısından bence tam anlamıyla bir nokta atışıydı. Nora'yı tüm kusurlarıyla, iyi ve kötü yönleriyle ortaya koyduğunu düşünüyorum. Entellektüel düşüncelerin bol bol olduğu, bir kadının iç dünyasının dışa vurulduğu bir kitaptı. Son derece keyif aldığım okumalardan biri oldu.

Değerlendirmem;

4- Ortalamanın oldukça üstündeydi, keyif aldım

***

Hayatı boyunca başarılı bir sanatçı ve anne olmanın hayalini kuran Nora amaçlarını gerçekleştirmek yerine "Üst Kattaki Kadın" ve güvenilir bir insan olarak yaşamına devam etmiş bir ilkokul öğretmenidir, fakat yeni öğrencisi Reza ile onun ebeveynlerini tanıdığı andan itibaren kendini, inançlarını ve benliğini sorgulatan bir varoluş karmaşasının içinde bulur.

Claire Messud'un içtenlikle ve yürek yakan bir üslupla kaleme aldığı Üç Oda Bir Yalnızlık'ta kendinden öte bir dünyaya dahil olmayı arzulayan yalnız bir kadının sürükleyici itiraflarına şahit olacaksınız.

"Edebi anlatımın zekice işlendiği bu roman baştan sona nefes kesen bir okumayı garanti ediyor."
USA Today-

"Sayfalarından tutkunun ve sanatın fışkırdığı bu roman, otantik bir hayatı kucaklamanın heyecanını ve duygu yoğunluğunu gözler önüne seriyor."
-Booklist-

"Pek çok mecra tarafından yılın kitabı seçilen The Emperor?s Children?ın yazarından ustaca işlenmiş bir roman daha."
-The New York Times-

"Büyüleyici ve kusursuz bir anlatım... Messud?un geniş bir tasvir ve hayal gücü var."
-San Francisco Chronicle-

21 Mayıs 2014 Çarşamba

RKBT 24.TUR || RASHELLE WORKMAN - SÜRGÜN || YORUM ve ÇEKİLİŞ



Yorumum

Yeni bir turda yeni bir kitapla sizlerleyiz. Bu seferki konuğumuz Elf yayınlarından çıkan Rashelle Workman – Sürgün…

İlk tanıtımlarından beri merak ettiğim bir kitaptı çünkü yazarın yine Elf yayınlarından çıkan Uyuyan Güller’ini okumuş ve oldukça şaşırtıcı kurgusu ve konusuyla beni etkilemişti. (yorum için tık tık ) Sürgün ise konu ve tarz olarak daha farklıydı açıkçası neyle karşılaşacağımı merak ediyordum.
Turla beraber bu merakımı giderdim. :D
Venüs Kelari gezegeninde yer alan Carania krallığının varis prensesidir. O'nun dünyasının insanları bir değişim süreciyle ölümsüz olmaktadır. Venüs'te 16 yaşına girdiği gün -tamda bu dönüşüm sürecini yaşamak üzereyken- bir komplo sonucu ihanet ve cinayetle suçlanır ve kendini Dünya gezegenine gönderilmiş olarak bulur. Dünya atmosferi henüz dönüşümünü tamamlamamış Venüs için ölümcüldür ve günleri sayılıdır. Venüs'ün doğumundan bu yana onun koruyucusu olan Zaren'in Kelari tanrılarına yalvarması sonucu bir şartla gezegene dönüşüne izin vardır. O da Dünya'ya gönderildiği yer olan Wyoming'deki Michael Hawke'in ruh eşini bulması. 
Evet konusu kısaca böyle. 
Kapak olarak orjinali çok hoşuma gitse de bizde çıkan kapağını da beğendim.
İkisi de hoş görünüyor ne dersiniz?


Fantastik-Bilim Kurgu tarzındaki kitapları severim. Dolayısıyla Sürgün'de bu anlamda hoşuma gidenlerden biri oldu. Yazar Venüs'ün dünyasını kitap boyunca anlatmış, kavramları aklımda tutmak konusunda biraz zorlansam da aklımda bir dünya oluşturmak açısından pek sorun olmadı. Venüs'ün dünya konusunda her ne kadar bilgisi olsa da deneyimlemenin teoriye göre farklılıklarını gördüğü kısımlar güzeldi

Önünde uzanan manzara hologramlı ders kitabında gördüğü resimlerden çok daha güzeldi. Bunun en büyük nedeninin hologramlı resimlerde bu parfümlü kokunun olmayışı olduğuna karar verdi. Bu parfüm; kir, çam ağaçları ve çiçeklerin kokusunun karışımından oluşuyordu. Dünyanın güzelliğini deneyimlediği için kendini en azından bir dakikalığına mutlu hissetti

Venüs, Michael ve Zaren... Venüs dünya gezegenine geldiğinde duygularında da farklılık hissediyor. Michael ile aralarında adlandıramadığı ve malesef nedenini bilemediğimiz bir bağ var. Belki bir nebze tahmin edilebilir ancak net olarak bilemiyoruz. Ayrıca koruyucusu olan Zaren'e de hissettiği ama adını koymadığı şeyler var. Ki Zaren' de Venüs'e boş değil.Tabiatıyla kafada bir aşk üçgeni ve kimi seçecek düşüncesi oluşuyor. 
Kitap başlangıç olarak Venüs ağırlıklı olsa da bir yerden sonra olay Michael'a dönüyor. Giderek Michael'in göründüğü gibi olmadığını ve üzerinde kendisinin bile bilmediği bir sırrın varlığı barizken öğrenmek için cidden merak duyuyorsunuz. Açıkcası yazar biraz okuyucuyu kıvrandırmak istemiş olacak ki :) biraz ipucu veriyor ama kesin bir sonuca ulaşamıyorsunuz. 
Kitabın ilk yarısı okuma açısından biraz yorucu. Bunda yazarın tarzı mı yoksa çeviri mi etkili açıkcası emin değilim. Ancak yarısından sonra giderek açılıyor ve sayfalar birbiri ardına akıp gidiyor. Tabii aksiyon da artıyor. Hele ki bittiğinde doğrudan ikinci kitap ne zaman çıkıyor dedim. Bu kitap daha çok bir giriş niteliğinde, bu nedenle bittiği yerde bir çok soruyla kalıyorsunuz. Olumsuz olarak ileteceğim bir durum ise edisyonu biraz sıkıntılı. Diğer baskılar için gözden geçirilirse eminim kitabın keyfi çok daha güzel sürülecektir.
 

Değerlendirmem;

3.5 Nerdeyse ortalamanın çok üstündeydi, keyif aldım.







Ve çekiliş...
a Rafflecopter giveaway













Takvim





5 Mayıs 2014 Pazartesi

RKBT 22.TUR || ESTHER GERRİTSEN - SÜPER GÜVERCİN || YORUM


Orjinal Adı: Superduif
Seri Bilgisi: -
Goodreads Puanı: 3.47
Türkçe Yayın: Trend Yayınları
Çevirmen: Filiz Yarlıbucak Salman

Yorumum

Süper Güvercin bugüne kadar okuduğum ilk Trend Yayınevi kitabı oldu. Tanıtımlar dönerken konusunun biraz gizemli havasından dolayı merak etmiştim. Sağolsun, yayınevinin gönderimi gayet hoştu. Paket süsüne varana kadar hoş bir özen ve notla gönderilmişti.
Gelelim kitaba, öncelikle kapaktan başlarsam orjinaline kıyasla bizde çıkan kapağı sevdim diyebilirim. Kapaktaki küçük kız iyi seçim olmuş, kitaba biraz daha kişisellik katmış bence.
Konusuna gelince, küçük bir kız çocuğunun sancılı büyüme sürecini onun bakış açısıyla anlatan bir kitap. Bonnie 12 yaşında ve çoğu çocuğa göre sorunlu bir ergenlik yaşamaktadır. Anne ve babası diğer ebeveynlere göre oldukça yaşlı kalmış, onlarla iletişimde sorunları var. Hepimiz bu dönemi iyi kötü geçirmişizdir. Kiminiz kendimizi çirkin bulmuşuzdur, kimimiz görünmez olmayı istemiştir, kimimizde ilgi odağı olmayı istemiştir, kimimiz arkadaş edinmekte sorun yaşamışızdır.
Bonnie'de bunları yaşıyor ancak onunki normal olarak adlandırılabilecek sınırları zorluyor. Artık bir yerde Süper Güvercin ortaya çıkıyor. Bonie'nin kendini ifade etmeye çalışmasının, bir şeylerin doğru gitmediğine dair bir çığlığı Süper Güvercin. Kitabın başından sonuna kadar Süper Güvercin'in kurgusal gerçekliğini merak ettim durdum. Anne babasının her ne kadar eğitimli insanlar olmasına rağmen biricik çocuklarının psikolojisini farketmemelerini öncelikle anlamlandıramadım. Ama biraz düşününce kitap Bonnie'nin bakış açısıyla yazıldığı ve ailesinin onu anlamadıklarını düşünmesi sebebiyle bu kısmın öyle olmasını garipsememek lazım dedim. Bence Bonnie'nin iki kırılma noktası oldu biri İne, diğeri ise Manuel. Kim bunlar, ne oldu derseniz, fazlasıyla spoiler vermiş olurum.
Yazım olarak oldukça basit bir dil kullanılmış ki, küçük bir çocuğun ağır ve ağdalı bir dil kullanması beklenmeyeceğinden bu da oldukça makuldü. Ergenlik sorunları üzerine farklı bir yaklaşım tarzıyla kurgulanarak yazılmış bir kitap olmuş.

Değerlendirmem

3- Orta karar, iyisiyle kötüsüyle okunur.


***

Esther GERRITSEN Hollandanın umut verici edebi yeteneklerinden biri olarak kabul edilen, eserleri Fransızca, Almanca, Macarca ve Slovenceye çevrilen, 1999 yılında Duisburg Hollanda-Alman Gençlik Tiyatrosu ödülünü kazanmış olan genç bir yazardır.

Yazar, 2011 yılında Libris Literatuur ödülüne aday gösterilen romanı Süper Güvercin ile artık Türkçede!

Kim olduğunuzu ilk ne zaman anladınız?

Büyümek hepimiz için çok zordu. Ancak Bonnie için büyürken normal davranmak zorunda olmak daha da zor!

Özel bir yeteneğiniz olsa ve herkesin bunu göremeyecek kadar kör olduğunu anlasanız, ne yapardınız?

On iki yaşındaki Bonnienin dilinden yetişkinlerin dünyasında bir Süper Güvercin olmanın zorluğunu okurken, içinizdeki çocuğu ne zaman dinlemekten vazgeçtiğinizi fark edeceksiniz...





3 Mayıs 2014 Cumartesi

RKBT 22.TUR || ESTHER GERRİTSEN - SÜPER GÜVERCİN || ÖN OKUMA - ÇEKİLİŞ




Yeni bir tur ile karşınızdayız. Misafirimiz ise Trend Yayınları'ndan çıkmış olan Esther Gerritsen - Süper Güvercin kitabı. Turumuzun ilk gününde kitabın ön okuması ve çekiliş ile sizlerleyim.
Keyifli okumalar








Ve çekiliş... 
a Rafflecopter giveaway







1 Mayıs 2014 Perşembe

Benim Çılgın Kitap Alışverişlerimmm


Nisan ayında her yerde indirim olması sebebiyle deli gibi alışveriş yaptım diyebilirim. :D :D
Önceki indirim alışverişimi Benim Çılgın D&R Alışverişimmm postuyla yayınlamıştım. Şimdi de Nisan ayının geri kalanında yaptığım alışverişleri yazıyorum. Tabi ki ilk yazımdan aşağı kalır yanı olmayacak :D :D
Bu yazıya girmeyen 3 kitabım daha var ancak onlar Mayıs'a kaldı. Bu yazının konusunu ise Kitap Sihirbazı ve D&R sitelerinden yaptığım alışverişler oluşturuyor. Bakalım beğenecek misiniz :D D:

Kitap Sihirbazı'nda 7.90 TL-9.90 TL fırsatları nedeniyle 3 ayrı alışveriş yaptım.

İlk alışverişim ağırlıklı Aspendos oldu. Yayınevi hakkında Kitap İklimi'nin şurdaki sözlerine katılıyorum.
Dex kitapları normalde çok pahalı, çok sevmeme rağmen kalitesine göre fiyat politikasını çok fazla buluyorum. Bundan sonra ya indirimlerde alacağım ya da takas yapacağım.
Pegasus için de keza durum aynı.


İkinci alışverişim de yine Kitap Sihirbazından...
Cennet ve Kış Güneşi'ni sitede birikmiş puanlarla aldım. 
FMA'lar da 9.90 TL görünce atladım hemen, sadece nette bir hikayesini okudum, seveni de çok alayım bari dediklerimden :D :D
Karanlıklar merak ettiğim Gölgeler kitabının ikincisi, inşallah bir indirim yada takastan onu da edinebilirim.
ve Martılar, Tess'i buldukça toplarım zaten. :D Çıplak Sırlar'da dikkatimi çekti.


 yine Kitap Sihirbazı ve Aspendoslar, 7.90 TL ve en yenileri :D :D


Son olarak D&R alışverişim, 9.90 grubundan. Benim için çok sıkıntılı bir sipariş oldu. Açıkcası D&R bu alışveriş ile sınıfta kaldı diyebilirim. 
Aldıklarıma gelirsek gördüğünüz gibi ağırlık epsilon ve Dex'te. Yine uygun bir FMA'yı da atıverdim sepete.



Başka bir alışveriş yazısında görüşmek üzere, hoşçakalın :D :D